Evde boş vakitlerini geçirmek için henüz ortaokula gittiği yıllarda kara kalem çizimleri yapan 59 yaşındaki 2 çocuk annesi Hazar, zamanla el becerisini geliştirdi.

Hazar, daha sonra çocuklarının isteği üzerine 49 yaşında Mersin Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesine kayıt yaptırıp 4 yıl eğitim aldı.

Üniversiteyi 53 yaşında bitiren ve ardından yüksek lisansını da tamamlayan Hazar, sonra duvar ressamı olmaya karar verdi.

Hazar, yaklaşık 4 yıldır Toroslar Belediyesinin başlattığı "Bulvar, Cadde ve Sokaklarda Cephe Düzenlemesi Projesi" kapsamında Mersin'in çok sayıda binasının duvarına ünlü eserleri resmetti.

Akbelen Bulvarı ve Güneykent Mahallesi'nde çalışmalarını yoğunlaştıran Hazar, boyası dökülmüş, dış cephesi yıpranmış binaların duvarlarına Halil Paşa, İbrahim Çallı, Vincent Van Gogh, Osman Hamdi Bey, Pablo Picasso, Neşet Günal, Salvador Dali, Frida Kahlo, Diego Rivera, Pierre Auguste Renoir, Leonardo da Vinci, Johannes Vermeer ve Paula Rego gibi ünlü ressamların eserlerinin röprodüksiyonlarını çizdi.

Hazar'ın "en büyük hayalim" dediği ve kısa zamanda gerçekleştirmek istediği çalışma ise İtalya'daki bir binanın duvarına ünlü ressam Osman Hamdi Bey'in eseri "Kaplumbağa Terbiyecisi"ni çizmek.

"Artık sanat sokakta"

Nazife Bilgin Hazar, AA muhabirine, 2017 yılından bu yana Toroslar Belediyesi tarafından başlatılan projeyle boyası dökülmüş binaların duvarlarına resim çizdiğini söyledi.

Çizimlerinde, tarihte iz bırakmış ünlü yerli ve yabancı sanatçıların eserlerine yer verdiğini belirten Hazar, "En büyük hayalim şu; Rönesans'ın doğduğu İtalya'da, Osman Hamdi Bey'in 'Kaplumbağa Terbiyecisi' neden çok büyük bir duvarda olmasın? Onu da ben yapmalıyım çünkü burada halkın tanıması için iz bırakmış yerli ve yabancı sanatçıların eserlerini ele alıyorum. Osman Hamdi Bey'in 'Halı Satıcısı' veya 'Leylak Toplayan Kız' çalışması, Halil Paşa'nın 'Yaşlı Halayık'ı, İbrahim Çallı'nın 'Yeşil Elbiseli Kadın' çalışması veya Neşet Günal'ın 'Toprak Adamları' neden İtalya'nın büyük bir duvarında olmasın. Onları da ben yapmak isterim." diye konuştu.

Hazar, ünlü sanatçıların eserlerini 4 katlı binaların dış cephelerine tek başına çizmenin mutluluğunu ve haklı gururunu yaşadığını anlattı.

Bir toplumun gelişmesindeki en büyük anahtarlardan birisinin sanat olduğunu aktaran Hazar, şunları kaydetti:

"Bence artık sanat sokakta. Galeri ve müzelere bu pandemi döneminde hiç gidilemiyor ama burası açık hava müzesi haline geldi. Buradaki amaç yıpranmış, hiç tadilat yapılmamış ve görüntü kirliliğine neden olan binaları renklendirmek, çevresini güzelleştirmek, halkı sanat ve kültürle buluşturmak. Bunlar sanatçıların yapmış olduğu eserlerin boyutlarının kat ve kat üstünde yapılan çalışmalar. Böyle olunca gerek yurt içinde gerek yurt dışında bu çalışmalar çok ses getirdi."

"Annemden bu başarıyı beklemiyorduk"

Sanatçı Hazar'ın oğlu Cihan Hazar, annesinin başarısından dolayı gurur duyduğunu dile getirdi.

Arkadaşlarının annesi hakkında sosyal medyada olumlu paylaşımlarda bulunduğunu, bundan dolayı da mutlu olduğunu belirten Cihan Hazar, "Fotoğraflarının The Guardian'da ve Alman dergilerinde en çok tıklananlar arasında olmasını görmek ülkemizin bir şekilde bayrağını orada dalgalandırmak anlamında hepimiz için güzel bir şey. Şu ana kadar 24 devasa resim yaptı. Annemden bu başarıyı beklemiyorduk. Gerçekten helal olsun, kolay bir iş değil." ifadelerini kullandı.